Duygusal Esneklik Kazanarak Stresten Korunun

Uzmanlar duygusal esneklik ve psikolojik sağlamlığın stresle baş etme ve stres yönetmede önemli olduğunu söylüyor. Her şartta mutlu ve sağlıklı olabilmek, kışın soğukta, yazın sıcakta, yağmurda, çamurda her türlü ortamda dört mevsimde açan çiçek gibi olabilmek psikolojik sağlamlıkla mümkün!
İletişim çağındaki hız, haz, çıkar odaklı yaşam biçimi tüm dünyada insanlar üzerindeki stres baskısını artırıyor. Stresle baş ederken duygusal esneklik yöntemlerinden yararlanılabilmek hayatı daha yaşanabilir kılıyor. Uzmanlar, Zihinsel esneklik ve psikolojik esnekliğin birbirinin devamı gibi olduğunu belirtiyor. Bu esnekliklere sahipseniz, bir kriz olduğu zaman esnersiniz, tekrar eski halinize gelirsiniz. Burada işin bütün püf noktası kişinin bir kriz, bir gerilim yaşadığı zaman mücadele edip, hemen tekrar ayağa kalkabilmesidir. Her şartta mutlu ve sağlıklı olabilmek, afiyette olabilmeyi başarabilmek, kışın soğukta, yazın sıcakta, yağmurda, çamurda her türlü ortamda dört mevsimde açan çiçek gibi olabilmek, psikolojik sağlamlıktır. Bu sağlamlığın olması için de psikolojik esneklik olması gerekir.
Stres seviyesinin yükselmesiyle birlikte, artık “Mindfulness” eğitimlerinin sistematik bir şekilde okullarda öğretilmesi gerektiğiyle ilgili bütün dünyada çalışmalar yapılıyor. Bu noktada kültürel faktörler de belirleyici olabiliyor. Örneğin Japonya’daki okullarda ve Amerikan okullarında yetişen, aynı yaş grubundaki çocuklara matematiksel zor testler, yapamayacakları sorular verildiğinde; Amerikalı çocukların ortalama dokuzuncu dakikada pes ettiği, ama Japon çocukların on üçüncü dakikada vazgeçtiği görülmüş. Japon çocuklar %50 daha fazla dayanıklılık göstermişler.
“Keşkeler” ruh sağlığını çökertmeye yeter
Haksızlığa uğradığı, reddedildiği, hayal kırıklığı yaşadığı, hedefine ulaşamadığı zaman herkes üzülebilir. Yaşanılan olayı kabullenebilmek önemlidir. Kabul edemeyen bir kimse, ‘keşke’lerle yaşamaya başlar. Bu insanı yiyip bitirmeye yeter. Bir insanın ruh sağlığını çökertmeye yeter. İnsan herhangi bir şeye üzüldüğü zaman, çaresi varsa gereği yapılır, üzülmeye değmez. Çaresi yoksa üzülse de sonuç değişmeyeceği için yine üzülmeye değmez. Kişi bunu öğrendiği zaman, yaşadığı olaya karşı dayanıklılık becerisi kazanır. Bu teslimiyetten farklı olarak kabullenmektir.
Elimizdeki değerler ölçüsünün doğru olmasıyla ancak psikolojik sağlamlığı yakalayabiliriz. Yapılan çalışmalar değer yargıları olan insanların psikolojik sağlamlığının daha iyi olduğunu ortaya koyuyor. Bu nedenle bireysel değerler sisteminin gelişimi önem kazanıyor. Uzmanlar, psikolojik esnekliğe uygun davranabilmek için zihinsel strateji geliştirmenin önemini vurguluyor.