Modası Hiç Geçmeyen Mücevherler

Kadınlar için mücevherler, kıyafeti tamamlayan bir aksesuarın çok ötesinde anlamlar ifade ediyor. Zamansız tasarımlara sahip, klasikleşmiş mücevherlerin ise yeri apayrı. Hem günlük kullanımda hem de özel günlerde kadınların vazgeçilmezi olan bu parçalar, nesilden nesile aktarılırken anlamlarından ve değerlerlerinden hiçbir şey kaybetmiyor. İşte her kadının mücevher dolabında olması gereken, modası asla geçmeyen en özel mücevherler.

İncinin Hiç Eskimeyen Asaleti

Ürüne gitmek için tıklayın

İnci, ilk akla gelen mücevher klasikleri arasında başı çekiyor. Zarafetin bir sembolü olan inciler, annelerimizin ve büyük annelerimizin mücevher kutularındaki en nadide parçalar arasında yer alıyordu. Sadeliği ile göz dolduran inci, şık bir akşam yemeği ya da özel bir davet kadar günlük kullanımda da kendine yer buluyor. Hatta gelinliğin en zarif tamamlayıcısı olma görevini de üstleniyor. İnci bir set olmasa dahi inci bir kolye, inci küpe ya da inci yüzüğe muhakkak koleksiyonunuz içerisinde yer vermelisiniz.

Zincir Kolyelerin Klasik Şıklığı

Ürüne gitmek için tıklayın.

Modası asla geçmeyecek takılardan bahsederken altın zincirleri unutmak olmaz. Minimal detaylar barındıran, farklı renklerde altın kullanılmış zincir kolye modelleri, doğru kullanıldığı taktirde pahalı bir mücevher etkisi de yaratabiliyor. Özellikle ofis şıklığı ve günlük şıklık için tercih edebileceğiniz zincir kolyeler, mücevher klasikleri arasına adını yazdırmayı da başarıyor.

Düğme Küpelerin Sadeliği

Ürüne gitmek için tıklayın.

Pırlanta ya da renkli taşların kullanıldığı düğme formundaki küpeler, pop ikonu Cher ile birlikte 60’lı yıllarda günlük kullanıma indi. 80’li yıllarda Madonna ile birlikte pop kültürünün bir parçası olarak bile sayılmaya başladı. Sadece pırlanta ya da renkli taşta değil inci kullanılan ya da altın top formunda birçok küpe modeline mücevher kutunuzda yer verebilir, özellikle günlük kullanımlarınız için tercih edebilirsiniz.

Yıldızı Parlayan Pırlanta Tenis Bilekliği

Ürüne gitmek için tıklayın.

1987 yılında ABD’de düzenlenen bir turnuvada profesyonel tenis oyuncusu Chris Evert’ın karşılaşma sırasında kaybetmesi sonucunda adı tenis bilekliği olarak kalan parça, klasik haline gelen mücevherler arasında yer alıyor. Tek sıra halinde sıralanan parlak pırlantaların oluşturduğu esnek bir dizi olan bileklik modeli, özel günlerde de rahatlıkla tercih edilebiliyor. Sade tasarımı sebebiyle rahatlıkla farklı tasarımlarla bir araya getirilebiliyor, özellikle de pırlanta yüzük ya da küpelere çok yakışıyor.

Asil ve Şaşalı Kokteyl Yüzüğü

Ürüne gitmek için tıklayın.

1920’li yıllarda ortaya çıkan kokteyl yüzüğü, büyük ışıltılı bir taştan oluşuyor. Savaş yıllarından sonra moda olan mücevher parçası, 60’lı yıllarda kadınların kokteyllere katılırken tercih ettiği aksesuarlar arasında yer alıyordu. Diğer taraftan, kadınlara dayatılan hanımefendi ve zarif görünme baskısına karşı kadınların kafa tutmasının sembolü olarak da görülüyordu. Zümrüt, safir, yakut ve benzeri değerli taşların kullanıldığı kokteyl yüzükleri, en dikkat çeken mücevher klasiği olarak göze çarpıyor. Siz de mücevher kutunuzda yer vererek davetlerde dikkat çekici bir görünüme kavuşabilirsiniz.

Bültenimize Abone Olun!

En güncel konuları kaçırmayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir