Çocuklarda Duygu Yönetiminin Püf Noktaları

Çocuklarda duygu yönetiminin püf noktaları

Anne babanın amacının çocuğu mutlu etmek değil, çocuğu hayata hazırlamak olduğunu söyleyen Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, her dediğine evet diyen ebeveyn ile büyüyen çocukların duygularını yönetmeyi hiç öğrenemediğine dikkat çekiyor.

Üsküdar Üniversitesi’nin Psikoloji Araştırmaları ve Eğitimleri Derneği ile beraber düzenlediği “Duygusal Farkındalık Sempozyumu”na Türkiye’den ve dünyadan alanında uzman isimler bir araya geldi. Ana teması “Çocuklar, Eğitim ve Geleceğe Yolculuk” olan sempozyumda Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan da değerlendirmelerde bulundu.

“Beyinde var olan yollar da çalıştırılmalı…”

Duygusal kas çalışmalarında ‘kas ifadesi metafor olarak kullanılır. Nasıl fizik tedavide vücuttaki kaslar kuvvetlendiriliyorsa, aynı şekilde beyinde de var olan yolların, networkün çalıştırılması gerekir.

Bir çocuktan ahlaklı olmayı, empatiyi yapmayı istemedikçe, çocuklar bunu öğrenemez. Bu noktada haz/doyum erteleme ve duygu eğitimi önemlidir.

İnsan yavrusu 1 yaşında yürüyüp 15 yaşında da iyiyi, kötüyü ayırt edebiliyor. Bu anlamda insan yavrusu psikolojik olarak prematüre doğuyor. Prematüre doğduğu için her şeyi hayattan öğreniyor.

Uzamış ergenlik sorunu

Çocuklar, sosyal öğrenme ile anne ve babadan öğreniyor ve bu anlamda ilkokulu da aile olarak düşünmek gerekiyor. Çocukların bilgilerinin yüzde 50’den fazlası 0-3 yaş arasında öğreniliyor.

Çocuklarda yaramazlık denilen davranışlar hayatı öğrenmedir. Bu süreçte duyguları regüle etmek de önemlidir. Aksi durumda uzamış ergenlik denilen olgu ile karşılaşılıyor. Örneğin 40 yaşına gelmiş bir birey hala ergen davranışları sergileyebiliyor. Bu durum erkekler de daha çok görülüyor. Oysa kişilerin olgunlaştıkça duygu ve mantık arasında denge sağlaması beklenir. Duygular bir arabanın motoru, mantık da arabanın direksiyonu gibi düşünülmelidir. Akıl ve kalp dengesi bu anlamda önemlidir.

Çocuğa dayanıklılık eğitimi de vermek gerekiyor

Çocuklar ahlaki kavramları da öğrenir. Örneğin her ihtiyacı karşılanan, her dediğine evet denen çocuk yetiştirmenin yanlışlığı görüldü. Anne babanın amacı çocuğu mutlu etmek değil, çocuğu hayata hazırlamak. Onun için çocuğa dayanıklılık eğitimi de vermek gerekiyor. Çocuğun her dediğine evet derseniz ilerde sorunlu bir çocuğunuz olur. Öfke kontrolü yapamayan bir çocuk olur. Her dediğine evet diyen ebeveynli çocuklar duygularını yönetmeyi öğrenemiyor.

Korku odaklı büyütülen çocuklar hırçın ve öfkeli oluyor

Anne baba korkusu, toplumsal ayıplanma korkusu gibi korku odaklı büyütülen çocuklar hırçın ve öfkeli oluyor. Bu çocuklarda sevginin sopa gibi kullanıldığını ve koşullu bir sevginin söz konusu olduğunu görüyoruz. Çocukların Allah korkusu kavramı ile büyütülmesi de yanlış. Aslında ‘Allah sevgisini kaybetme’ korkusunun olması gerekir. Böyle yetişen çocuk anne, baba ve yaratanı ceza veren olarak görür, kendini hissedince de tamamen ret etmeye başlar. Korkuyla büyütülen çocuklar ilk fırsatta anne babayı tanımamaya başlar, agresif ve hırçın olur.

Çocuklara empati de öğretilmeli

Çocuklara duygu ve düşünce ayrımı ile aynı zaman da empatiyi de küçük yaşta öğretmek gerekiyor. Çocukların ilkelerle büyütülmesi önemli; “Toplumdaki tek insan benim gibi davranma” konusu da çocuklarda sorunlara yol açabilir.

Bültenimize Abone Olun!

En güncel konuları kaçırmayın.