Elmas ve Pırlanta Arasındaki Farklar

Marilyn Monroe’nun; “Pırlanta kadınların en iyi dostudur.” sözü ile akıllarda yer eden pırlanta; simgesel özellikleri, ışıltısı ve göz kamaştırıcı güzelliği ile vazgeçilmezimiz olmaya devam ediyor. Bu özellikleri ile en popüler mücevherler arasında yer alan pırlanta, elmas ile kesim tekniği yönünden farklılaşıyor. Elmas, pırlantanın doğadaki ham haline verilen isimken pırlanta, bir kesim tekniği olarak adlandırılıyor. Sanılanın aksine aynı taşa verilen ve işlenme tekniği ile farklılaşan, elmas ve pırlanta ile ilgili merak ettiğiniz her şey bu yazımızda.

Elmas mı, Pırlanta mı?

Göz kamaştırıcı güzelliği ve estetik görünümü ile birçoğumuzun vazgeçilmezi olan pırlanta, güzelliği ve simgeselliği ile en değerli mücevherlerin başında gelir. Pırlantanın kesilmemiş, ham haline ise elmas adı verilir. Sanılanın aksine, pırlanta ve elmas aslında farklı mücevherler değil; aynı hammaddeden üretilen aynı taşlardır. Tek farkları elmasın pırlantanın doğada bulunan ham hali olmasıdır. Bir başka deyişle; elmas pırlantanın işlenmemiş, doğadan çıkan madenine verilen isimdir. Elmas karbon atomlarının kristalleşmesi ile meydana gelir.

Pırlanta, ilk kez Marcel Tolkowsky tarafından 1919 yılında keşfedilmiş bir kesim tekniğidir. Marcel Tolkowsky tarafından keşfedilen bu kesim tekniği, tüm dünyayı etkileyerek pırlantayı dünyanın en popüler mücevheri haline getirir. Tolkosky’in geliştirdiği teknik, ham elmasın kesilmesi ve şekillendirmesi ile gerçekleşir. Pırlanta kesiminin özelliği; dışarıdan gelen ışığın elmasın içerisinden geçerek, yoğun bir şekilde kırılması ve geri yansıyarak ışıldaması ile kendini gösterir. Elmas bu şekilde eşsiz ışıltısına kavuşur ve hepimizin favorisi pırlantaya dönüşür.

Elmas ile Pırlanta Farklı Maddeler mi?

Işığın, elmas taşının içinde kırılması ve olağanüstü bir parlaklık vererek yansıması ile ortaya çıkan görünüm, pırlantayı hepimizin favorisi haline getiren özelliğidir. Pırlantanın en popüler kesim şekli 57 yüzeyli yuvarlak kesimidir. İngilizce “brilliant cut” olarak da adlandırılan bu kesim, yüzeyi daha çok ve alt kısmı kubbe şeklindedir ve geometrisinden dolayı ışığı daha etkileyici bir şekilde kırarak yansıtır. Bu da pırlantanın görkemli görüntüsüne kavuşmasına ve gözlerimizin kamaşmasına neden olabilir.

Pek çoğumuz pırlanta ve elmasın iki farklı taş olduğunu zanneder, oysa ikisi de aynı taştır ve onları farklı kılan kesim şekillerindeki farklılıktır. Elması eşsiz kılan özelliklerinden biri, kıymetli taşlar arasında en zor bulunanı olmasındadır. Elmas ne kadar büyük ve tek bir parça halinde bulunursa o kadar değerlidir ve bir o kadar da nadide bir parça haline gelmektedir. Oval, markiz, kalp, prenses adı verilen çeşitlerde pırlanta olarak adlandırılır.

Gül kesim olarak bilinen “rose cut” ise elmasın farklı bir kesim tekniğidir. Gül kesimin farkı; geniş petek benzeri bir görünüme sahip olması ve pırlanta kesimden farklı olarak taşın altının düz olmasıdır. Bu kesimde taşın altı düzdür ve taşların 12 ile 37 arasında değişen faseti vardır. Bu nedenle taşın yüzeyine çarpan ışık sadece yüzeyden yansır ve pırlanta kesim kadar parlak bir görünüme kavuşamaz. Pırlanta, taşı daha güzel ve parlak şekilde yansıtma gücü sayesinde, elmastan daha değerli ve pahalı bir mücevher haline gelir.

Bültenimize Abone Olun!

En güncel konuları kaçırmayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir